Kayıtlar

Aralık, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Propaganda savaşlarında Kürt cephesi; YPG

Resim
  Resimlerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz Politik haklılık misyonu: YPG’nin Batı Kürdistan’da çeşitli siyasi grupların desteğini alması, PKK ile politik-stratejik bağlamda yakın olması 2011 Suriye krizinden beri YPG’yi giderek Ortadoğu’da en istikrarlı gelişen askeri örgüt yaptı. Her ne kadar PYD’nin siyasi-lojistik desteği belirleyici olsa da Rojava’daki Kürtlerin büyük bir çoğunluğunun desteğine sahip. Son 1 yılda ise Rojava topraklarında yaşayan Sunni Arapların, Hristiyanların, Asurilerin ve kısmen Çeçenlerin de desteğini arkasına almış durumda. Kuşkusuz Suriye’de yaşanan içsavaşın birçok tarafının olması ve genelde bu tarafların acımasız, şok edici, işkenceci savaşçılıkları YPG’ye olan güveni de arttırmıştır. Bu, belki pratik bir avantaj olabilir, ama esas güven gerekçesini politik amaçlarda aramak lazım. Ulusal kimliği, ulusal egemenlik hakları gaspedilmiş Kürtleri ve diğer halkları BAAS-Al Qaide savaşının dışında tutmak politik beceri de ister. İç savaşın başlad

Batı Kürdistan halk koruma birlikleri YPG'nin kara propagandalara cevabı

Resim
YPG Basın merkezi, Baas rejimine bağlı basın kurumlarında ve Güney Kürdistan'da yayınlanan haberlerde Til Birak ve Til Hemis'de süren YPG operasyonlarının rejim güçleri desteği ile yürütüldüğü iddiasını yalanladı. Basın merkezi, asıl amaçlananın özgürlük hareketini karalamak olduğunu bildirdi.  YPG basın merkezi resmi internet sayfasında bir açıklamada bulundu. Açıklamada şöyle dendi: '' Güçlerimiz ne zaman Rojava'daki bölgelerden çete gruplarını çıkarmak amacıyla temizlik harekatı başlatsa, devrimci çalışmalarımızı karalamak için gerçeğe aykırı seslerin yükseldiğini görüyoruz. Bazı Kürt çevrelerin açık bir şekilde bu kara propagandanın parçası olması ilginçtir. Baas rejimi ve destekçileri kendi basın kurumları aracılığı ile güçlerimizi, kendi işbirlikçileri gibi göstermektedir. Bu çevreler, bu kirli eylemleri/çalışmaları ile özgür irademize zarar vereceklerini, savaşçılarımızı halkın gözünden düşüreceklerini düşünmekteler .''    YPG basın mer

Balint Szlanko – @balintszlanko nun Kürtler, Al Kaide'yi neden yeniyor, yazısı. (Türkçe)

Resim
Bu çeviriyi tümden google transleteden yararlanarak yaptım. Birebir çeviri değildir. Szlanko yaz aylarında Rojava'ya gitmiş, orada yoğun gözlemler yapmış, bu gözlemlerini videoya da alıp Macar televizyonlarında yayınlatmıştı. Onun yerine düşünerek bazı bölümleri kendimce çözmeye çalıştım. 1.        Birleşik komuta ve kontrol yapıları: İsyancı güçlerin aksine Kürt silahlı grup YPG, tek merkezden komuta ediliyor. Bu komuta yapısı 120 km’den fazla bir sınır  üzerinde birçok savaşçı varlığı organize edebiliyor. ( 120 km dediği sanırım Tel Koçer'den başlayıp Semelka'dan biten hat. Yani Tel Koçer-Derik hattı ) Suriye’deki isyancılar en az 6 temel gruba bölünmüş durumda ( İŞİD, Al Nusra, Ahrar al Şam, Kürt İslam Cephesi, Liwa Tevhid ve ÖSO) Bu bölünmüşlük durumu da farklı okunabilir. Gerçekte birçok alanda bir birileriyle çatışan gruplar YPG’ye karşı bazı bölgelerde birlikte haraket edebiliyorlar.  2.        Üstün taktik beceri ve disiplin: YPG operasyonlarının tüm de

KOBANİ- Kobani’deki Batı Kürdistan Öğretmenler Birliği, Özel Eğitim Merkezleri hakkında önemli kararlar aldı.

Batı Kürdistan Öğretmenler Birliği, Kobani’de bütün özel eğitim merkezlerinin kapatılmasını öngören bir karar almıştı. Ancak bu karar, eğitim merkezi sahipleri, öğretmen ve öğrenciler arasında karışıklıklara neden oldu. Bu yüzden bir komite oluşturuldu ve bu konu tekrar görüşüldü. Komite; TEV-DEM üyeleri, Yurtsever Kürt Öğrenciler Konfederasyonu ve Kürt Yüksek Konseyi temsilcilerinden oluşuyor. Bu komite, Baqi Xıdo Kültür ve Sanat merkezinde bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıdan sonra yazılı bir bildiri yayınlandı. Bildiride şu açıklamalara yer verildi: Yurtsever Kürt Öğrenciler Konfederasyonu, Kürt Yüksek Konseyi ve Halk Meclisi’nin çağrısı üzerine Batı Kürdistan Öğretmenler Birliği(BKÖB) olarak şu kararları aldık:   1-   Kobani’deki Batı Kürdistan Öğretmenler Birliği(BKÖB)’nin 15 Eylül 2013 tarihinde aldığı kararlara göre, bütün eğitimciler resmi okullardaki eğitime özen göstermeli ve ders saatlerine geç kalmamalı 2-   Ders saat ve kurallarına özen göstermeyen öğretmen ve y

ÖSO'da savaşmış bir Türk ile söyleşi...

Resim
Twitterdan rastlan tı sonucu biriyle yazışma fırsatım oldu. Kendisi Suriye'de ÖSO için savaştığını iddia ediyordu. Ben de inandım buna. Ve o yurttaşa merak ettiğim bazı sorular sordum. Bu yurttaşın adını soyadını sormadım. Sorma gereği de hissetmedim, 2 fotoğrafını yolladı. Bunu inandırıcı buldum.  Suriye'ye ilk hangi tarihte gittiniz? İlk hangi grupla ilişki kurdunuz? En son ne zaman Suriye'de bulundunuz? Suriye'yi niçin terk ettiniz ? Suriye’ye ilk olarak 2012 Haziran ayında Reyhanlı üzerinden Tourlaha kö yüne illegal yollarla geçerek , Nusra cephesinden El Hak grubuna katıldım ,  15 günlük bir katılımın ardından ÖSO’nun daha iyi olduğunu düşünerek RasulHüsün de bir ÖSO grubuna katıldım , Şehit Yaser Seba Tugayı… Ardından 3 aylık bir zaman dolmak üzereydi , Qurkonya kasabasında Liva Yusuf Al Hazma tugayına geçmiş bulunmaktayım ve 2013 son aylarına kadar o tugaya tabi kaldım , Suriye'den ayrılma sebebim İdlib Askeri Meclisi İŞİD   gruplarına savaş açtı

Suriye’de propaganda savaşları 2: İslami Cephe-Al Qaide-İŞİD

Resim
Suriye Arap topraklarında ve Kürdistan’da devam eden iç savaşta Al Qaide ve ÖSO’ya bağlı kimi grupların başlıca propaganda yöntemi “ general korku ”dur. Özellikle eylemlerde esir aldıkları düşman unsurlara yaptıkları işkenceler ve öldürme biçimleriyle ün yaptılar. Twitter, facebook ve youtube kanallarını kafa kesme, kırbaçlama, halka açık meydanlarda kurşuna dizme şeklinde herhangi bir savaşta “insanlık suçu” sayılabilecek öldürme biçimlerini son iki yıldır olağanlaştırdılar. Türkiye hükümetinin ve insani yardım kuruluşlarıyla bazı dernek ve vakıflardan aldıkları destekle “acımasızlıkta, vahşette” sınır tanımadılar. Önce esir rejim askerlerine, sonra Suriye ulusal savunma kuvvetlerine, daha sonra rejim yanlılarına, daha da sonra PYD-YPG-El Ekrad cephesine ve yanlılarına uyguladıkları insanlık suçu şiddeti demokrasi yanlısı zayıf ÖSO gruplarına da uyguladılar. Kitle iletişim araçlarını bu tip suçları yaymak için bolca kullandılar. İŞİD, El Nusra, Liwa Hamza ve Ahrar al Şam gibi Al Qaid

Suriye'de propaganda savaşları 1

Resim
1940 yılının Temmuz ayı ile Aralık ayı arasında İngiliz hava savunma makamlarınca dünya basınına servis edilen haberlere göre birkaç ayda 1108 Alman uçağı düşürülmüştür. Gerçekte ise (Daha sonra Alman kayıtları esas alınmıştır) bu sayı 582’dir. Bunun temel nedeni İngiliz hava savunma filosundaki her bir pilotun ve uçak savar birlik komutanlarının ayrı ayrı bildirimde bulunmasıdır.  Bu rakamları veren sorumluların yalancılıkla da itham edebiliriz, acemilikle de, duygusallıkla da hırçınlıkla da… Ama bir propaganda çalışması olduğu kesin. Özellikle askeri propaganda ne tümden kurgular, yalanlar üzerinedir ne de tümden gerçekler üzerinedir. Büyük olasılıkla İngiliz havacılar ve uçaksavarcılar gerçekten vurdukları sayıya inandılar. Ya da karargah merkezlerinden bu tip propagandanın etkili olabileceğine inandırıldılar. Bu tip durumda gerçek dışı bildirimlerin hiçbir dirençle karşılaşmaması ise propaganda yapma imkânını kolaylaştırıyor, daha fazla yalan ve abartılmış bilgiyi pompalamaya yarı

Rojava: Geçici yönetime kim, nasıl yaklaşıyor? Mutlu Çiviroğlu'nun BBC değerlendirmesi

Resim
Rojava'daki 'geçici yönetim' projesi, 12 Kasım'da 'Kurucu Meclis' ilanıyla birlikte yeni bir döneme girdi. Bazı yayın organlarında 'geçici yönetim' olarak yer alsa da, aslında bu kurumlar geçici yönetimin hazırlık aşamalarını oluşturuyor. Her kantonun bir bölgesel meclis oluşturulacak ve Kamışlı'daki Genel Meclis'e temsilci gönderecek. Projeye göre, Rojava'daki geçici yönetim İsviçre modeline benzer şekilde 3 ayrı, özerk kanton oluşacak: Afrin, Cizire ve Kobani. Geçici yönetim organları Sorularımızı yanıtlayan geçici yönetim sözcüsü Ciwan Muhammed, Kamışlı'daki toplantıda alınan kararlar sonucu 96 kişilik 'Genel Meclis' oluşturulduğunu anımsatırken, bu meclise bağlı olarak aralarında Arap, Çeçen ve Hıristiyanların da bulunduğu 62 kişilik 'Geçici Yönetim Denetleme ve İzleme Konseyi' kurulduğunu aktarıyor. Bu kurumların üzerinde de 'Yürütme Konseyi' oluşturulması kararı alındı. Sözcü Muhammed, bu üyelerden