Batı Kürdistan Til Koçer operasyonu askeri analizi (grafik ve analiz)



   YPG’nin 24 Ekim gecesi başlattığı “Çilaxa ve Gri Spi Şehitleri İntikam Operasyonu”  çerçevesinde  Til Koçer’e düzenlediği harekat 3.günde şehrin tüm çevresini ve önemli mevzileri ele geçirmekle sonuçlandı. İŞİD-El Nusra ve Ahrar uş Şam’ın savunma karargahı olarak kullandığı çimento fabrikası ve buğday siloları sabaha karşı saat 5 civarı düştü. YPG sözcüsü Redur Xelil’in duyurduğu Til Koçer’i denetim operasyonu hala sürüyor. Suriye muhalifleri yanlısı Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) de Til Koçer’in Musul’un Rabbia ilçesine açılan sınır kapısının ve çevre mevzilerinin tamamının YPG tarafından alındığını doğruladı.  Til Koçer şehir merkezi yaklaşık 6 bin nüfuslu bir merkez. Arap çoğunluğun olduğu merkezin tamamı önümüzdeki günlerde düzenlenecek nokta ve hücre operasyonlarıyla temizlenecek.  İŞİD’in Irak hükümetiyle silahlı savaşta olduğu göz önüne alındığında Irak tarafından da İŞİD’e basınç uygulanacak demektir. Yani İŞİD’in TC gibi dost bir komşusu yok, aksine düşman bir güç var sınırın öte tarafında.  Muhtemelen Maliki hükümetinin sınırın öte tarafındaki kontrolü sıklaşacak ve sınırın Rojava tarafı da YPG kontrolüne olacağı için Til Koçer merkezindeki Al Qaide unsurlarına teslim olmaları dayatılacak YPG tarafından. Teslim olmamaları halinde hücre, nokta operasyonlarıyla şehir temizlenecek.  YPG genel komutanlığının bugün yaptığı ilk açıklamalarda 1 tank imha edildi, birkaç doçka aracına el konuldu, 120 mm çapındaki havan mermileri ve tertibatları da ele geçirildi.
   Til Koçer’in alınmasının muhtemel askeri sonuçları:
   Küresel Al Qaide lideri Eymen Ez Zevahiri’nin eylül ayında yayınladığı stratejik belgede Suriye’nin komşularıyla olan tüm sınır kapılarına kontrol emri verilmişti. Bunun üzerine İŞİD, Kilis-Azaz arasındaki sınır kapısını ÖSO’dan birkaç saatlik bir operasyonla almıştı. Serekaniye kapısı için olmadık saldırılar düzenleyen İŞİD-El Nusra cephesi hiç ummadığı bir dirençle karşılaşmış, elindeki mevzileri kaybetmeme telaşına düşmüştü. Bu  durum telaşla sınırlı kalmadı. Kalmaz da… YPG giderek İŞİD’in denetim alanlarını daraltacak bir hamleye başladı. Bundan sonra Til Koçer’in tümden denetime alınmasıyla Rimelan, Girke Lege gibi YPG denetimindeki alanlarda askeri bir rahatlama olacaktır. Çünkü bu alanlara İŞİD saldırıları Til Koçer’den takviye ediliyordu. Ayrıca bu operasyonun yaratacağı psikolojik rahatlık Serekaniye-Tel Xalef, Tel Abyad ve AZAZ’daki İŞİD-El Nusra denetimini huzursuz edecektir.  YPG’nin askeri yetenekleri açısından Til Koçer operasyonu;  sızma, havanlarla yumuşatma, baskın, pusu, kuşatma, ablukaya alma, ele geçirme gibi taktiklerin başarıyla uygulanması sonucu gerçekleştiği için yarı-gerilla, yarı düzenli ordu tarzı taktik savaşları giderek artacaktır önümüzdeki dönemlerde. Son bir senede YPG’nin hiç hesaplamadığı kadar kaybının olması ise YPG’nin tek dezavantajı. Gerilla savaşlarında insan kaybının en aza indirgenerek savaşın yürütülmesi esası vardır. Ayrıca Til Koçer’e yönelik operasyonda  Arap sivillerin de fiziki kayıp verme ihtimalleri dikkate alındığında Til Koçer operasyonunun daha süreceğini söyleyebilirim. Zira PYD’ye yakın kaynaklar, Til Koçer’de Arap aşiretlerin İŞİD karşıtı olduğu bilgisini verdiler.
   Operasyonun muhtemel siyasi sonuçları:
Güney Kürdistan hükümetinin (Kuzey Irak demeyi neredeyse hak ettiler.) Rojava’ya yönelik düşmanca tutumundan ötürü Semelka sınır kapısının kapatılması Rojava Kürtleri için oldukça sancılı bir dönem yaşattı. Irak ile Til Koçer üzerinden ticari girişimler artacak, Kürdistanlıların YPG ve halk meclislerine olan güveni artacaktır. Zaten YPG sözcüsü Redur Xelil,  “Til Koçer, düşman güçlerden temizlendikten sonra şehir asayişi ve çevre koruması dışında siyasi ve sosyal idare sivil halka bırakılacaktır.” açıklaması yaptı. Bu kentin Al Qaide unsurlarından temizlenmesi demek Cenevre 2 öncesi Kürt tarafının elini güçlenmesi demektir. ENKS’nin SUK’un kuyruğundan Cenevre 2’ye angaje olması ise Kürtler arasında teşhir olacaktır.
   Şam’da 6saatte namaz kılma hayali kuran Türk sömürgecilerin vekalet savaşçıları için de bundan sonrası kabus gibi olacaktır. YPG, her ne kadar konuşmaya, uzlaşmaya, ateşkese açık bir ordu olsa da Al Qaide gibi oluşumlarla ancak savaşarak onların zorbalığını yenebileceğini daha önce defalarca açıklamıştı. ÖSO’nun Suriye’de pısrık, korkak, TC ‘nin bekçiliğine soyunan vekil halleri de bundan sonra devam edecek gibi… Ama Azaz’daki İŞİD denetimi de ÖSO ile ortak bir operasyonla sonlandırılabilir… ÖSO’ya aklı kim verecek bilmem ama YPG, bu ittifakı zorlayabilir.

    Kısacası dünyayı merkezi devletlere zindan eden küresel Al Qaide terörü Batı Kürdistan’da YPG’nin haklılık misyonunun ve yeteneklerinin gazabına geldi. İslamcı cihat hiç bu kadar teşhir olmamıştı.  Türk iktidarının “memuru” gazeteciler, yazar çizerleri için yeni görevi: “Irak ordusu-Hizbullah-Suriye rejimi-ABD deniz komandoları-Rusya özel timleri-YPG ortaklığı Til Koçer’i düşürdü.” gibisinden komplo teorileri oluşturmak… 
Gömülü resim için kalıcı bağlantı



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kâhta'dan Madagaskar'a Osman Sebrî

Dikkat! İnsani Yardım Konvoyları Çıkabilir