Batı Kürdistan'da (Rojava, Western Kürdistan) son askeri durum (grafik ve analiz)
Siyah bölgeler : İŞİD-El Nusra ve Ahrar Uş Şam'ın denetiminde
Yeşil oklar : Takviye yönleri
Mavi oklar : Çatışma yönleri
Qamişlo'nun doğusuna düşen Derik, Amude ve birkaç yeri haritaya almadım. Oralarda şehir merkezlerine ve kırsala büyük oranda YPG hakim. Efrin, Kobane, Serkaniye, Qamişlo ve Hasaki'nin merkezi yerlerine YPG tam hakimiyet sağlamıştır. Hasaki'de BAAS rejiminin askeri ve bürokratik varlığı hala mevcut. Eylül ayı başlarında YPG'nin Tel Koçer köylerini özgürleştirme operasyonlarından sonra 8 köy denetime alınmıştı. YPG, Tel Koçer'de Arap aşiretlerine yönelik "teslim ol" çağrısı yapmıştı. Hemen ardından Halep ve Rakka'dan Tel Koçer'e 8 tanklı Ahrar uş şam konvoyu takviye edilmişti. Bu tanklardan 3-4ü kullanılamaz hale getirildi. Tel Koçer, Irak ile sınır aynı zamanda. Buradan Ensar El İslam (Irak'taki el kaide'nin bir kolu) savaşçıları da takviye ediliyor. Bu merkezde toplanan çeteler Eylül ayı ortalarında Serekaniye çevresine 5 tanklı yığınak yapmışlardı. Yerleştikleri 4 köyden püskürtülmüşlerdi. Serkaniye çevresinde 4 km uzaklıktaki Tel Xalef ve 10 km mesafedeki Mişerfa köyleri şimdilik İŞİD-El Nusra-Ahrar uş Şam denetiminde. Son derece güçlü cephaneyle korunuyorlar.
El Kaide lideri Eymen Ez Zevahiri'nin eylül ayı ortalarında yayınladığı yeni açık stratejiyle Irak ve Suriye el Kaide'lerine sınır kapılarına kesinkes hakimiyet emri verilmişti. O, talimattan beri Rojava'da sınır kapılarının bulunduğu bölgelere yoğun saldırılar var. Bu saldırılara Tel Abyad (Gre Spi) ve Serkaniye'de Türk devleti de angajman kılıfı altında askeri destek veriyor. Lojistik ve tıbbi destek ise El Kaide ile TC arasında sıradan bir ilişki... Tüm olanaklarına rağmen El Kaide ve bağlı gruplar hala Kobane ve Serekaniye sınır kapılarını ele geçiremedi. Tam tersine bazı bölgelerde YPG'ye alan kaptırmak zorunda kaldı.
Efrin, Azaz,Cinderes, Atma cephesi:
Yaklaşık on gün önce İŞİD'e itaat eden Muhacirler Tugayı ve bağlı gruplar, Azaz-Kilis arasındaki sınır kapısını ÖSO'ya bağlı gruplardan almıştı. Daha önce Rakka'da Ahfad-ı Resul tugaylarını şehirden atan İŞİD ve El Nusra cephesi Azaz'da da 6 saatlik bir operasyonla hem şehrin denetimini ele geçirdi hem de Bab El Haw sınır kapısının denetimini... Rakka'da tutunamayan Ahfad'ı Resul Kuzey fırtınası grubuyla Azaz'da denetim sağlamıştı. İŞİD, bölgeyi ele geçirince Efrin'e doğru Kürt ve Arap köyleri üzerinde de kontrolünü genişletmek istedi. Atma ve Cinderes alanlarında YPG'nin direnişiyle karşılaşan İŞİD ağır kayıplar verdi. Özellikle 2 Ekim çatışmalarında bölgenin komuta kademesi neredeyse çöktü. Bu arada Kuzey Fırtınası taburları İŞİD karşısında ağır bir yenilgi alınca birçok üyesi silahlarıyla birlikte YPG'nin hakim olduğu alanlara sığınmak zorunda kaldı. İŞİD ve ona bağlı grupların amacı, Arap kameri politikasıyla Araplaştırılmış Kürt şehirlerinin Rojava'nın doğusundaki şehirlerle bağlantısını kesip askeri açıdan YPG'yi boğmak.... Fakat hiç ummadıkları bir dirençle karşılaştılar. Kobane ve Efrin arasındaki bölgede YPG'nin alan hakimiyeti sürüyor. Eğer ÖSO, dar kafalı,şoven siyasetinden feragat ederse anlaşmalı bir şekilde Azaz şehrinin kontrolünü YPG ile ortak ele geçirebilirler. Bu bölgede kimi Arap köylerinin de YPG'ye desteği mevcut.
Bundan sonra neler olur?
YPG, eğer Tel Xalef'i özgürleştirirse muhtemelen İŞİD, El Nusra ve Ahrar uş Şam ateşkes isteyeceklerdir. Zaten Tel Xalef'in düşürülmesiyle buradaki varlıkları Tel Abyad'a sıkışıp kalacaktır. El Nusra ve İŞİD arasında da ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Tel Koçer ve birçok yerde El Nusra'nın birçok elemanı cephanelerle birlikte İŞİD'e katıldı. Efrin çevresindeki Azaz'da da Muhacirler tugayı El Nusra'dan ayrılmış, İŞİD'e bağlılık yemini etmişti. (Daha çok Çeçen ve Türkmen ağırlıklı) Ahrar uş Şam şimdilik bu iki örgüt arasında köprü işlevi ve lojistik-askeri destek işlevi görüyor. TC ve TC'deki yardım örgütleriyle doğrudan bağlantıları olan Ahrar Uş Şam bu sayede tutunabiliyor. Tel Xalef yenilgisi bunlar arasında ciddi ve sürekli çatışmalar yaratacaktır. Ağustosataki Kobane saldırılarında 60-70 ÖSO grubu bunlarla ortak hareket ediyordu. YPG'nin sert direnci sayesinde ÖSO-el kaide grupları arasında da çatırdama başladı ve yer yer sıcak çatışmalara dönüşmüştü.
YPG'nin dezavantajları:
Rojava'da DBK (yüksek konsey) üyesi partiler dışındaki Kürt gruplarının zaman zaman düşmanlığa varan tutumları YPG'yi zor durumda bırakıyor. İç karışıklıklarla da ilgilenmek durumunda kalıyor. Özellikle Azadi grubunun yarattığı sorunların haddi hesabı yok. Güney Kürdistan yönetiminin sınır kapısına yönelik tutumu da YPG üzerinde negatfi basınç yaratıyor. Türkiye sınırları zaten kapalı. Buna rağmen PKK'nin sert disiplini ve örgütsel-askeri anlayışı hakim kılındıkça yenilmez bir yarı-düzenli ordu, yarı gerilla ordusuna dönüşmüş bulunmaktadır. Halk desteği ise Rojava'da her şeye rağmen muazzam. Kayıplara rağmen Rojava Kürtleri hiçbir fedakarlıktan kaçınmıyor.
Yorumlar
Yorum Gönder