Rojava Güncesi (20Mayıs)

Rojava, güne Halep’e Esat rejiminin top saldırısıyla uyandı. Eşrefiye Mahallesine yönelik saldırıda ilk bilgilere göre 3 sivil öldü, 6 sivil yaralandı.

   Rojava’da dün de Öcalan’a Özgürlük kampanyası kapsamında bazı etkinlikler düzenlendi.

Rojava ile ilgili en çarpıcı gündem,  günlerdir konuşulan gözaltına alınan 74 P.D.K. S(Suriye Kürtleri Demokratik Partisi) üyeleri.  Türk basını her ne kadar bu haberden provokasyon çıkarma gayretinde olsa da Rudaw’ın haberine göre PYD, göz altına alınanların bugün yarın bırakılacağını açıkladı. Sosyal medya ağlarını kullanan Kürtlerin bir kısmı da bu konuda farklı fikirler belirtiyorlar.

   Analiz: İddia edildiği gibi gösteri, toplanma ve protesto haklarını kullandıkları için PDKS’liler göz altına alındıysa bu kabul edilemez bir durumdur.  Suriye rejiminin Kusayr kuşatmasında ÖSO ile çarpışmaları kazandığı haberleri geliyor. Rejim,  ÖSO’nun askeri varlığını geriletirse Kürdistan şehirlerine  yönelik de kuşatma başlatacaktır. Bu ihtimal uzak değildir. Kürdistan’daki iç siyasi çekişmelerin bir an evvel sonlandırılması elzemdir. Özellikle Barzani yönetimine , PKK’ye ve PYD’ye ağır sorumluluklar düşmektedir.  Geniş kapsamlı toplantılarla Batı Kürdistan meselesi uluslararası gündeme dayatılabilir. Cenevre 2 süreci  son ABD-Rusya, ABD-Türkiye görüşmeleriyle işlemeye başladı.  Muhtemelen Suriye sorunu Batıcı perspektiflerle çözülecektir. Kürtlerin bu sıralar tek gündemi Cenevre 2’ye statü taleplerini dayatmak olursa bu ciddi bir prestij kazandıracaktır. Gözaltılar meselesinden ötürü olasıdır ki  KDP-PKK-PDKS- PYD arasında hızlı bir diplomatik trafik yaşanacaktır. Umarız daha kalıcı çözümler üretilir iç sorunlarda…  Ne PYD’nin otoriteryen arzuları ne de PDKS’nin Güneyci kibri şimdilik uzun vadede umut verici değildir. ENKS’nin daha işlevsel olması halinde YPG’nin meşruiyeti de sağlamlaşırsa ulusal konferans için bile zemin hazırlanabilir. Ala Rengin ve benzeri sembolik öğeler için çatışmayı körükleyici dilden sakınmak ise özellikle bu dönemde önemli bir yaklaşım olacaktır. PKK ve PYD cephesinin sembolik bir olgu olarak Ala Rengin’i önünde sonunda kabul edeceğinden kuşkum yok. Ama tüm bu biçimsel tartışmalar şimdilik ayrışma noktası olmamalıdır.