Rojava Güncesi (29 Mayıs)
RENİŞAN: Çatışmalarda yaşamlarını kaybeden YPG savaşçılarının cenaze töreninden
Heseke:
Yoğun Kürt nüfusun yaşadığı Suriye’nin Haseke kentinde Asayiş aracına yönelik
bombalı saldırı düzenlendi. Saldırıda bir Asayiş üyesi ile 13 yaşındaki bir
çocuk yaralandı.
Amude:
Kürt
kadınlar, çeteci grupların saldırılarını protesto etti.
Komonisti
Kurdistan Parti (K.K.P)-Kürdistan Komünist Partisi, Rojava’ya yönelik saldırılara
karşı YPG’yi desteklediğini, YPG ile dayanışma içinde olacağını açıkladı.
Ayrıca
Efrin’de bugün 2 YPG savaşçısı yaşamını kaybederken çok sayıda çete mensubu
öldürüldü.
Efrin
saldırıları:
Kürt gazeteci –aktivist Seyit Evran’ın bugün ANF’de
yayınlanan haberinde Rojava kentlerine saldıran çeteci grupların ve buna karşı
tavır alan ÖSO’ya bağlı bazı grupların açıklamalar söz konusu haberde mevcut. Liva Ehrar Suriye,
Liva El Furkan, Bedir Şehitleri Tugayları ve Sahil Şahinleri Tugayı, Afrin’deki
saldırıya tepki gösterdiler. Kürt karşıtı bildirinin ve saldırıların arkasında
BAAS rejiminin olduğuna dikkat çekildi. YPG ise Kürt köylerine saldıran çeteci
grupları köylerden söküp atma operasyonlarını yoğunlaştırdı. Çeteci grupların
yüzlerce sivil Kürt’ü kaçırmasına karşı ÖSO içindeki kimi muhalif gruplar da
açıklamalar yaptılar:
Liva
Ehrar Suriye Tugayı sorumlusu Ali Bilo: “Sivillerin kaçırılması insani bir şey
değildir. Çatışan güçlerin sivilleri hedef alması ahlaki değildir. Onların
bırakılması için çaba sürdüreceğiz.”
LİVA FURKAN: “Yayınlanan Kürt karşıtı bildiriyle ilgimiz yoktur. Kürt bölgelerinde
yaşananlar karışıklık çıkarmak amaçlıdır. Ve devlet destekli yürütülen
çalışmalardır. Amacımız devlete hizmet eden bu grupları açığa çıkarıp bölge
şeriat mahkemesinde yargılamaktır onun için çalışıyoruz.”
SAHİL ŞAHİNLERİ:
“Afrin ve çevresine
saldıran güçler rejim tarafından örgütlendirilmiştir. Kürtlerle kardeş bir
halkız kaderimiz birdir. Birbirimizle savaş değil barış içinde yaşıyoruz ve
yaşamaya devam edeceğiz.”
Analiz:
Cenevre 2 süreci başlamışken Kürtlere yönelik bu tip çeteci
saldırılar birçok şeyi hedeflemektedir. Türkiye,
Katar, Sudia gibi devletlerin desteklediği çeteci grupların PYD’nin bölgede
etkinliğini zayıflatma, olası Batıcı çözümde Kürtlerin bölgesel statülerini
engellemek, PYD’yi rejimle dirsek
temasında gibi göstererek Kürtler nezdinde itibarsızlaştırmayı hedefleyen daha
büyük komplocuların politik hesaplarının bir sonucudur bu saldırılar. Özellikle
ÖSO içindeki kimi grupların saldırılara yönelik sert tutumu ise şimdilik
takdire şayan… Arap Baharının devrimsel ve demokratik amaçlarının yanı sıra
isyanın meşru zeminini ve şartlarını kullanıp daha güçlü bir diktatörlük
arzusunda olan gruplar da var. Bunlar her devrimsel sürecin sancıları olarak
değerlendirilse de özellikle Türkiyeli Müslüman, ulusalcı ve solcu çevrelerin
Türk merkezli bakış açıları, imparatorluk hayalleri şimdilik ertelenmiş
durumda. Bu imparatorluk hayallerine asıl darbeyi de Rojava Kürtleri vurmuş
durumda. Öcalan’ın yumuşak konfederalizm
çözümü mevcut siyasi gerçeklikte hikaye gibi görünse de aslında serinkanlı
düşünenler açısından bölgedeki temel sorunların çözümü için en ahlaki (
siyaset, sosyal, kültürel, askeri) çözüm gibi duruyor. PYD’nin ve diğer Kürt grupların Rojava ulusal
demokratik devrimi örgütleme, inşa etme, yayma çalışmaları da bunu kanıtlıyor.
Batı’nın on yıl
sonra yıkmak isteyeceği rejimlere
desteği de Batı’nın sadece kapitalist ilişki biçimleriyle açıklanamaz. Bu, aynı
zamanda taa Köleci dönemden gıdasını alan talan burjuvazisinin günü, dönemi
kurtarma kofluğu olarak da adlandırılabilir.
NOT: Rojava günlüğü
ANHA, ANF, Rudaw, Pukmedia ve sosyal ağlarda kimi aktivist ve gazetecilerin
haber, yorum ve bildirimlerinden yararlanmaktadır.
Yorumlar
Yorum Gönder